Protest müziğin usta isimlerinden olan Selda Bağcan, 1971 yılında Ankara Üniversitesi Fen Fakültesinde Fizik Mühendisliği bölümü son sınıf öğrencisiyken amatörce başladı bu serüven…
İlk iki 45’lik plak satışının bir milyon tavanını zorlamasıyla profesyonel oldu. O tarihten itibaren yurt içi ve yurt dışında sayısız konserler verdi.
1972 yılında Dış İşleri Bakanlığının talebiyle Türkiye’yi Bulgaristan’daki ALTIN ORFE Festivalinde temsil etti.
1973 yılında ilk batı Avrupa turnesini gerçekleştiren sanatçı, bu yıllarda 16 adet 45’lik plağa imza attı.
1979 ve 1980 yıllarında Batı Avrupa‘da çeşitli festivallere katıldı.
1980 ve 1987 yılları arasında pasaport verilmeyen şarkıcı, 1986 yılında Peter Gabriel’in desteklediği The Womad Foundation Festivalinden davet aldığında pasaportu olmadığı için gidemedi. Fakat festival komitesi sanatçının bir şarkısına festival plağında yer verdi.
1987 yılında Womad Vakfı’nın ısrarlarıyla pasaportuna kavuşan Selda Bağcan; 13 Haziran Rotterdam Sanat Festivali, 19 Haziran Womad ve Glastonbury Festivali, 20 Haziran Jubile Gardens, 25 Haziran Eurls Court, 26 Haziran Capital Radio Festivali konserlerini yaptı.
1988 yılında Batı Avrupa turnesine katıldı. Bu turne tam 4 ay sürdü.
Yine 1990 yılında Hollanda’dan Rasa Organition‘un davetlisi olarak Utrech, Jmegen, Tilburg şehirlerinde ve Yugoslavya’daki Prizren ve Priştine şehirlerinde konserler verdi.
Aynı yıl dört kez İsrail’e giden şarkıcı Acco Festivalinde Khanel Umdan adlı Osmanlı kalesinde ve Ehal Hatarbut konser salonunda iki ayrı konser ve iki ayrı televizyon programı yaptı.
Bağcan, 2000 yılında konser vermek için gittiği Hatay’da geçirdiği trafik kazası sonucu ağır yaralandı.
Hastaneye kaldırılan sanatçının kazada sol kolu kırıldı, boynu zedelendi.
Bağcan, uzun süren tedavinin ardından sağlığına kavuşabildi.
30 yıl içinde 17 adet 45’lik, 10 adet LP, 30 adet kaset çalışması olan sanatçı; Almanya, Hollanda, Fransa, İngiltere, Belçika, İsveç, Norveç, İsviçre, Avusturya, Avusturalya, Yugoslavya ve İsrail’de konserler yaptı.
Tarz olarak protest müziği benimseyen Selda Bağcan, kendi bestelediği şarkıları söylemeyi tercih ederken, bin yıllık anonim halk türkülerini çağdaş bir üslupla yorumlamasıyla tanınıyor. Kendisini Türk insanının ve türkünün acılı sesi olarak nitelendiren sanatçı, yaşayan efsanelerimizden sadece biri.
Hala İstanbul’da, özgürlüğü ve demokrasiyi çiziyor; denizlerin dalgasında…