Reşat Nuri Güntekin

Nezaketin Yazarı: Reşat Nuri Güntekin

Ayşe Aslıhan

Miskinler Tekkesi, Çalıkuşu, Kızılcık Dalları ve tabii ki Yeşil Gece’siyle Türk edebiyatı tarihinin önemli şahıslarından biri olan Reşat Nuri Güntekin, bundan tam 63 sene öncesine kadar bu topraklara ayak basıyordu.

Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının, çağdaş fikirli; öykü, roman ve tiyatro yazarı Reşat Nuri Güntekin, bir kış günü; 25 Kasım 1889’da dünyaya geldi. Aşık olduğu İstanbul’da doğdu. Babası Askerî Doktor Nuri Bey, annesi Erzurum Valisi Yaver Paşa’nın kızı Lütfiye Hanım‘dı.

“Susarsam, beni kendi içimdeki ateş yakacak!”
Reşat Nuri Güntekin, Yeşil Gece

Çanakkale’de ilköğrenimini tamamladıktan sonra Galatasaray Lisesi‘nde bir yıl okudu ve daha sonra İzmir’deki Fransız Okulu‘na girdi. Bu okulu bitirmeden ayrıldı ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesinden 1912 yılında mezun oldu.

Kendisine “ateş böceği” lakabını takmış olan Reşat Nuri, yazdıklarıyla kapkaranlık gecelerde bile delice ışık saçarken, bir yandan gündüzleri de çalışıyordu: o bir edebiyat öğretmeniydi.

“Mektepte bize şiir ezberletmişlerdi. İnsan, yaşadığı yerlerde beraber bulunduğu insanlara görünmez ince tellerle bağlanırmış; ayrılık vaktinde bu bağlar gerilmeye, kopan keman telleri gibi acı sesler çıkarmaya başlar, her birinin gönlümüzden kopup ayrılması, bir ayrı sızı uyandırırmış. Bunu yazan şair ne kadar haklıymış!”
Reşat Nuri Güntekin, Çalıkuşu

Bursa Sultanisi‘nde Fransızca öğretmenliği yaptı ve daha sonra İstanbul’a atandı. Vefa Sultanisi, Erenköy Lisesi, Çamlıca Kız Lisesi, Kabataş, Galatasaray, İstanbul Erkek Liselerinde edebiyat ve felsefe dersleri okuttu. Fatih Vakıf Mektebi müdürlüğünde bulundu. Uzun yıllar liselerde edebiyat öğretmenliği yaptıktan sonra; Milli Eğitim Bakanlığı Müfettişi oldu.

Cemal Nimet takma adıyla yazdığı Harabelerin Çiçeği (1918) adlı romanı ve Eski Ahbap adlı öyküsü, öğretmenliğinin yanına yazar sıfatını da eklediği ilk deneyimleriydi.

Reşat Nuri Güntekin, Anadolu insanının bütün yaşantısını; sorunlarını, kişisel duygularını, inançlarını tamamen süssüz ve tüm yalınlığıyla dile getiren bir yazardı. Anadolu demek, Reşat Nuri demekken; Reşat Nuri demek; İstanbul, Paris, Londra ve Anadolu demekti!

Özellikle Cumhuriyet’in ilk dönemlerinde öğretmenlik yaptığı süre boyunca gördükleri karşısında daha naif ve daha realist bir insana dönüşmüştü.

“Reşat Nuri; Türkçe’nin ortasında geniş bir sevgi ve adeta bir şefkat ürpermesi idi.”
Ahmet Hamdi Tanpınar

https://twitter.com/hfzcgr/status/1202909547544875008

Mahmut Yesari ile beraber Kelebek adında bir mizah dergisi çıkardı. Memleket gazetesini çıkardı. Unesco‘da Türkiye Temsilciliği, Paris’te kültür ataşeliği görevlerinde de bulundu.

Adeta bir başyapıt olarak seyrettiğimiz üç ayrı televizyon dizimiz, yine onun kitaplarının senaryoya dökülmüş haliydi: Çalıkuşu, Yaprak Dökümü ve Dudaktan Kalbe. Haricinde bizlere elbette Acımak, Bir Kadın Düşmanı, Yeşil Gece, Değirmen gibi birçok roman daha bıraktı.

Hikaye kitaplarından biri olan Sönmüş Yıldızlar ile, çoktan yitip gitmiş yıldız misali aşkları anlattı…
Türk tiyatrosunda benzerine zor rastlayacağımız üçleme gibi (Gazeteci Düşmanı, Şemsiye Hırsızı, İhtiyar Serseri, 1925) birçok türde tiyatro metni yazdı.
Fransızca-Türkçe Resimli Büyük Dil Kılavuzu’nun yazarıydı.
Kimseler bilmese de, çevirmenlik de yaptı.

‘”Niye kitap okumuyorlar?” demek, “Niye piyano çalmıyorlar?” demek gibi bir şeydir. Kafayı kitap okumaya alıştırmak, parmakları piyano çalmaya alıştırmaktan kolay bir şey değildir. Ona göre yetişmek, ona göre hazırlanmak lazım gelir. Okumak; bir kitaptan alınan elemanlarla kendine manevi bir dünya yapmak, onun içinde tek başına yaşayabilmek demektir.’
Reşat Nuri Güntekin

1939-46 seneleri arasında Çanakkale Milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne girdi. Bu işinden sonra ise müfettişliğe döndü. Tüm bu işlerin yanında eş zamanlı olarak yazarlığa da devam eden Reşat Nuri’ye akciğer kanseri teşhisi kondu. Tedavi için İngiltere’ye gitti fakat 7 Aralık 1956‘da, tam 63 yıl önce; Londra’da hayata gözlerini yumdu.

“En uzun, en çaresiz geceni düşün…
Sabah olmadı mı?”
Reşat Nuri Güntekin, Çalıkuşu

Reşat Nuri Güntekin
Reşat Nuri Güntekin, eşi Hadiye Güntekin ile.

Yorum Yaz

Diğer Yazılar

Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanıyoruz. karmaturkiye.com'u kullanarak çerezlere izin vermiş olursunuz.

Tamam