Perşembe, Farsça beşinci gün anlamındaki “penc-şenbe” kelimesinden gelir. “Çarşamba” kelimesine kafiyeli olarak “Perşembe” denir. Eski Türkçedeki ismi ise Beşünç’tür. Fransızcada Jeudi, yani Jüpiter’in günü ve İngilizcede ise Thor’un günü, yani Thursdaydir!
Bu gün mutlaka sevilir; Cumaya yakınlığından sevilir, Perşembe pazarlarının yaygınlığından sevilir, keskin değil yumuşak başlı oluşundan sevilir, efsanevi Türk dizilerinden sevilir! Aşk-ı Memnu, Ezel, Kurtlar Vadisi, İşler Güçler, Öyle Bir Geçer Zaman Ki… Nice dizi o günün akşamında ekrana kilitler bizi.
Ayrıca yaygın doğu inanışına göre, dileklerin kabul olduğu gündür Perşembe. Dualar edilir, adaklar adanır… Büyüklerden ve yöneticilerden bir şey isteneceği zaman, bu gün huzura çıkılır.
Pazartesiye en uzak ve Cumaya en yakın gün olarak bünyesinde muzur bir umut barındırır. Fakat aynı zamanda Kemal Sunal’a göre; Perşembe perişandır ve biraz da pişmandır.
Bir tek Oğuz Atay sevmez bu günü, onun da anlatamadığı derin sebepleri vardır…
“Perşembe günlerini sevmem. Sabah sekizden akşam beşe kadar demek istiyorum! Yüz kere, bin kere alt alta yazmak istiyorum: Sonunda insanlar anlasın ne demek istediğimi de sormasınlar gerisini… Can sıkıcı anılarımdan kurtulmak için daha iyi bir yol bilmiyorum. Perşembe günlerini sevmem, daha ne istiyorsun benden? Sevmiyorum işte! Hem, neyi seviyorum ki? Çiçekleri de, iki kiloluk gaz tenekelerinin içine doldurduğum toprakların ortasına sapladım: arsız çiçekler yetiştiriyorum artık. Tenekeler düşmesin diye pencerenin iki kasası arasına çıtalar çaktım: daha çirkin oldu görünüşleri. Çiçeklerle birlikte her soluk alışımızda havayı kirletiyoruz. Daha ne istiyorsunuz benden? Kafeste solucan filân beslememi mi bekliyorsunuz? Midem sağlam olsaydı onu da yapardım. Biliyorum, kimseyi kandıramıyorum: siz yine de o gün ne olduğunu anlatmamı bekliyorsunuz… Bu uzun girişten sonra, dişe dokunur bir, ne bileyim, bir esaslı olay, ya da ruhsal derinliği olan bir gözlem umuyorsunuz. Solucanla ilgili acı güldürücülüğüme kapılanlar da olabilir içinizde. Bir bilseniz arkasından gelen tatsızlığı… Bu nedenle, bana kalırsa, perşembeleri sevmem. -Usandım bir de “günler” demeye.- Bir sözü, sabrınız olduğu kadar tekrarlayın.”
Fakat Teoman’ın o meşhur şarkısında, köprüde rastladığı kıza aşık oluş hikayesi, bir Perşembe günü başlar…
1- Teoman – Kupa Kızı ve Sinek Valesi
2- İbrahim Tatlıses – Perşembe Gününde, Çeşme Başında
3- Ceylan Ertem – Ne Güzel Gün
4- Sezen Aksu – Pişman Olduğun Zaman
5- Batu Akdeniz – Eksik
6- Neşet Ertaş – Perişan Hallerim
7- Müslüm Gürses – Olmadı Yar
8- Fikret Kızılok & Bülent Ortaçgil – Memurun Şarkısı
Perşembe gününü sevmek için hiçbir neden bulamadıysan da…
23:59’da, Pişman İnsanlar Cemiyeti vardır.