Hepimizin kitap okuma alışkanlığını sağlayan ya da hayatında gerçekten özel bir yeri olan seriler vardır. Benim için bu seri ilkokulda okumaya başladığım ve sanırım lise 2’ye kadar okumaya devam ettiğim ‘Bir Genç Kızın Gizli Defteri‘ serisidir… Birçoğumuzun da böyle değil midir?
Serra ile Büyümek!
İlkokula giderken İpek Ongun’un Mektup Arkadaşları kitabını okumuştum. O kadar hoşuma gitmişti ki… Daha sonra benden yaşça biraz büyük komşu ablamın madem bu kadar sevdim o zaman sana aynı yazarın başka bir kitabını vereyim demesiyle de Serra ile tanıştım.
Ergenliğe yeni adım atan benim için, Serra’nın hayatı adeta bir rehber olmuştu. Ankara’da yaşayan 15 yaşındaki Serra, yazmaya başladığı günlüğü ile hayatına bizi de ortak etmişti. Sonra o büyüdü, üniversiteye gitti, aşk acısı çekti, evlendi ve hatta bir kızı bile oldu. Peki neydi bizi bu kadar etkileyen?
Eski Dostla Tekrar Buluşmak!
En sonunda artık üniversiten mezun olmuş genç bir kadın olarak seriyi tekrar okuma kararı aldım. Tekrar okuyunca fark ettim ki sanki çok özlediğim bir dostumla yeniden buluşmuşum gibi hissediyorum! Hatta bir dost demek haksızlık olur. Sırma, Dilek, Melis, Sıla, Toprak, Oktay… ve daha adını sayamadığım pek çok karakteri ne kadar özlediğimi anladım.
Tabii büyüyünce bazı şeyler de değişiyormuş. İlk okuduğumda hayatın gerçekten Serra’nın yaşantısı gibi anlayış, huzur ve kolaylıkla dolu olacağını düşünmüştüm. Bunun öyle olmadığını fark ettiğim bir yaşta okuyunca açıkçası biraz bozuldum. Ancak epey de bir güldüm kendi halime. Gülmemin sebebi ise aslında ben fark etmemiş olsam da bu kitapların alışkanlıklarıma bile ne kadar etki ettiğini görmemdi. En azından Serra’nın iyi olan birkaç özelliğini hayatıma taşıyabilmeyi başarmışım.
Hayatımı değiştirdi diyemem ancak gerçekten etkilediğini inkar edemeyeceğim bir seri “Bir Genç Kızın Gizli Defteri”. Sanırım bütün genç kızlara da okumalarını tavsiye edeceğim. Tabii kendilerini çok kaptırmamalarını da ekleyerek.
Son Söz – Bir Genç Kızın Gizli Defteri
Yazımı tamamlarken aslında bu kadar kişisel bir yazı olmasını beklemiyordum… Ancak gerçekten İpek Ongun tam 12 kitap ile hayatımıza dokunmayı başardı. Bize gerçekten iyi ve umut dolu bir hayatın kapılarını açtı. Tekrar okuduğumuzda bile aynı şeyleri hissettirebildiği için teşekkürler!
