Günümüze ulaşan belgelerden birçok tarihi şahsiyetin, isimlerini ve hayatlarını biliyoruz. En sevdikleri yemekten dış görünüşlerine kadar! Ancak sayısız çalışmaya rağmen bu tarihi figürlerin mezar yerleri meçhul.
Arkeologlar yüzlerce yıldır bu kayıp mezarlar üzerine çalışmalar yapıyor. Fakat mezarların yeri hala gizemini koruyor. İşte Cengiz Han’dan Kleopatra’ya mezarları yüzlerce yıldır kayıp olan 5 tarihi kişi!
1. Büyük İskender
Büyük İskender’in 3 farklı mezarı olduğu iddia ediliyor. Fakat arkeologlar bunların yerini henüz bulamadı. İskender, M.Ö. 323’te Babil’de öldüğünde, generaller Büyük İskender için oldukça karmaşık bir cenaze töreni hazırladı. Ardından İskender’in cansız bedeni, inşası iki yıl sürdüğü iddia edilen bir arabayla Babil’den yola çıktı. Önce Memphis’te yeri tam belli olmayan bir alana gömüldü. Daha sonra M.Ö. 4. yüzyılın sonlarında İskender’in cesedi İskenderiye’ye taşınarak yeniden gömüldü. Bu kararı, kendisini Mısır kralı ilan eden Batlamyus ya da oğlunun verdiği düşünülüyor. Daha sonra M.Ö. 3. yüzyılda mezarı tekrar taşındı. İmparator Augustus M.Ö. 30’da, Caracalla ise M.S. 215’te İskender’in mezarını ziyaret etti. O dönemden kalma metinlerde birçok kez İskender’in mezarından söz edildiği görülüyor. Mezarın şu an İskenderiye’de olduğu kesin. Ancak tüm çalışmalara rağmen henüz mezarın tam yeri belli değil.
2. Kleopatra
Mezar ve kayıp ikilisiyle akla hemen Kleopatra geliyor. Kleopatra dünyanın en fazla tanıdığı tarihi şahsiyetlerden biri. Onun aşk hayatını, liderliğini, cesaretini, Mısır’daki yaşantısını ve daha birçok şeyi biliyoruz. Fakat mezarının nerede olduğuna dair çok az tarihi belge bulunuyor. Bazı belgelerde Kleopatra’nın anıt mezarının İskenderiye’de olduğu yazıyor. Yine aynı belgelerden bu anıt mezarın M.Ö. 30’da İskenderiye’de tamamlandığını biliyoruz. Kleopatra’nın intihar etmesi de konuşuluyor. Ardından İskenderiye’deki anıt mezarına gömüldüğü söyleniyor. Ancak bu yapı M.S. 4 yüzyıldaki büyük bir depremde yıkılmış olabilir. Çünkü o deprem sırasında bölgede bulunan Antik kentin büyük bir bölümü yıkılmış hatta denize gömülmüştü. Bir diğer teoriye göre, Kleopatra’nın generalleri, onun ölümünden sonra bedenini Taposiris Magna kentine kaçırmış ve işaretsiz bir mezara gömmüştü. Ancak bunların hangisi doğru henüz belli değil. Arkeologlar Kleopatra’nın mezarını aramaya devam ediyor.
3. Cengiz Han
Bir diğer kayıp mezar, Cengiz Han’ın spekülasyonlara yol açan gizemli mezarıdır. Cengiz Han, 1227 yılında büyük Moğol İmparatorluğu’nu kurduktan kısa bir süre sonra hayatını kaybetti. Kuzeydoğu Moğolistan’ın Khentii sıradağlarında bulunan Burkhan Haldun Dağı, Moğollar’a göre kutsal. Cengiz Han’ın kayıp mezarının da bu dağlarda olduğu düşünülüyor. Bir efsaneye göre Cengiz Han ölümünden sonra iz bırakmak istemiyordu. Hatta Marco Polo 13. yüzyılda onun mezarını zaten kimsenin bilmediğini yazmıştı. Aynı zamanda Polo, cenazesine katılan kölelerin askerler tarafından katledildiğini, bu askerlerin de başka bir grup asker tarafından öldürüldüğünü belirtiyor. Yani Cengiz Han’ın gömüldüğü yeri gören insanların tamamı öldürülerek mezarın gizliliği sağlanmış oluyor. Günümüzde mezarın bir nehir kıyısında olduğu ve Çin’in Qinian Vadisi yakınlarında gizemli bir yerde olduğu bilgisi de var.
4. Atilla
Hunların herkesi korkutan hükümdarı Atilla, M.S. 453 yılında öldü. Gümüş ve altından yapılmış iç içe geçmiş üç tabutun içine gömülü olduğu bilgisi mevcuttur. Tarihi belgelerde Atilla’nın düğün sırasında aniden burnunun kanamaya başladığı ve boğularak öldüğü yazıyor. Bazı kaynaklar ise Atilla’yı karısının öldürdüğü ifade ediliyor. Yine bir rivayete göre Atilla öldükten sonra onun bedenini, düşmanlardan uzak tutmak için gizli bir yere gömmüşlerdi. Mezarını gören kişilerin ise öldürüldüğü söyleniyor. Arkeologlar yüzlerce yıldır Atilla’nın mezarını arasa da henüz kayıp mezar bulunamadı. Ancak Macaristan sınırları içinde olduğu düşünülüyor.
5. Amenhotep
Kayıp mezarlar listemizin sonunda eski bir mısır firavunu var. Eski Mısır firavunu I. Amenhotep’in orijinal mezarının yeri belirsizliğini koruyor. Ancak mumyası 2021 yılından beri Ulusal Mısır Medeniyeti Müzesi’nde duruyor. Amenhotep, Mısır İmparatorluğu’nun büyük bir genişleme yaşadığı bir dönemde Yeni Krallığın 18. Hanedanlığının ikinci firavunuydu. Resmi bir belgede, Amenhotep’in kraliyet mezarının o öldükten 400 yıl sonra dahi güvende olduğunu yazıyor. Ancak orijinal mezarın hala nerede olduğu bilinmiyor. Bazı tarihçiler gerçek mezarın Thebes yakınlarındaki bir nekropolde olduğunu belirtiyor. I. Amenhotep’in cesedi, bilinmeyen bir nedenle orijinal konumundan gitti. Bunun sebebi mezarın güvenliğinden endişe edilmesi olabilir. Mezar bir soygunda zarar görmüş olabilir.