1989 yılında erkek şiddetine kurban giderek aramızdan ayrılan Arabeskin Kraliçesi Bergen’in hayatını anlatan Bergen 4 Mart’ta vizyona girdi. Öncelikle bir ikon olması sonrasında ise filmin çekim sürecinde Bergen’i hayattan koparak katilin ekibi tehdit etmesi sebebiyle oldukça yoğun bir ilgi filmin üzerindeydi. Vizyona girdikten sonra da hala daha zirvedeki yerini koruyor. Peki gerçekten başarılı bir film mi?
Arada Kalan Bir Film! – Bergen Film İncelemesi
Öncelikle belirtmem gerekirse ben filmden beklediğimi bulamadım. Peki beklediğim neydi? Biyografi filmlerindeki özellikle dramatik yaşamları olan insanların hikayesi ise mutlaka bir tarafın ağır basması gerektiğini düşünüyorum. Bergen hem çok güçlü bir kadın ses hem de “Acıların Kadını.” Ancak filmimiz ikisine de yer vermeye çalışırken hiçbirinin hakkını verememiş. Yani ne ağlatıyor ne de “vay be ne kadınmış” dedirtiyor.
Süre olarak çok uzun bir film olmasına rağmen hikayesini anlatmanın çok gerisinde kalmış. Arabesk duyguların çok yoğun yaşandığı, abartının ön plana çıktığı bir alan. Bergen ise bu alanın hem hayat hikayesiyle hem yorumuyla tam ortasında yer alan bir kadın.
Yönetmenimiz ve senaristimiz işi acı seline döndürmemeye çalışmış. Yalın bir dille anlatmak istemiş. Bunu anlıyorum ancak bu tutumu müzikal kariyerini tam anlamıyla anlatabilselerdi desteklerdim. Acıların kadını Bergen’i vermemeyi tercih etmişler ama Arabeskin Kraliçesi Bergen de yok filmde. Haliyle durum böyleyken filmin içine girmekte büyük bir zorluk yaşıyorsunuz. Hayat hikayesindeki bazı detayların yer almamasını da açıkçası rahatsız edici buldum. Ayrıca filmdeki zaman kavramı da hem çok hızlı hem de karışık ilerliyor. Bunu da eksi yönlerine yazabiliriz.
Oyunculara gelirsek…
Oyuncu kadrosuna gelirsek ben herkesi rolünde çok başarılı buldum. Cast seçimi gayet iyiydi. Şarkılarda Farah Zeynep Abdullah‘ın kendi sesini kullanması beni rahatsız etmedi. Tabii sanatçının kendi sesi de kullanılabilirdi çünkü zaten kendisi çok genç yaşta aramızdan ayrılıyor ve yaşadığı kısacık bir kısmı görüyoruz. Kendisinin güçlü yorumunu filmde dinlemek isterdim.
Bergen, insanların ona acımasını istemeyen bir kadın. Ancak zor bir yaşamı var ve ben bunun filminde layığıyla anlatılmasını isterdim. Tabii kendisi zor bir yaşam hikayesinden ibaret değil. Çok güçlü bir ses. Arabesk gibi erkeklerin baskın olduğu bir türde başarısını ortaya koymuş, dönemine rağmen TRT’de bile kendine yer bulmuş başarılı bir kadın. En azından bunlar daha iyi anlatılabilirdi. Filmdeki arada kalmışlık sebebiyle maalesef salondan mutsuz ayrıldım.
Son Söz…
Bergen aramızdan ayrılalı 33 yıl oluyor. Bazılarımız filmden önce de onun şarkılarını ve hayat hikayesini bilirken bazılarımızın ise bu filmle dikkatini çekti. Nasıl olursa olsun çok sevdiğim bir sanatçının hak ettiği değeri görmesi beni çok mutlu etti.
Gişesi bol olsun!